Haddeden Geçmiş Nezaket şiiri içeriğimizde, Nedim’in Haddeden Geçmiş Nezaket şiiri siz kıymetli okurlarımızla buluşuyor. Haddeden Geçmiş Nezaket şiirinin aynı zamanda çevirisini de sizlerle paylaşıyoruz. Şiir, dil yönünden günümüz dilinden oldukça ağırdır. Bu nedenle anlaşılması için derin düşünülmesi gerekir.
Haddeden Geçmiş Nezaket – Nedim
Haddeden geçmiş nezâket yâl ü bâl olmuş sana
Mey süzülmüş şîşeden ruhsar-ı âl olmuş sana
Bûy-i gül taktîr olunmuş nâzın işlenmiş ucu
Biri olmuş hoy birisi dest-mâl olmuş sana
Sihr ü efsûn ile dolmuşdur derûnun ey kalem
Zülfü Hârut’un demek mümkin ki nâl olmuş sana
Şöyle gird olmuş Firengistân birikmiş bir yere
Sonra gelmiş gûşe-i ebrûda hâl olmuş sana
Ol büt-i tersâ sana mey nûş eder misin demiş
El-amân ey dil ne müşkil-ter suâl olmuş sana
Sen ne câmın mestisin âyâ kimin hayrânısın
Kendin aldırdın gönül n’oldun ne hal olmuş sana
Leblerin mecrûh olur dendân-ı sîn-i bûseden
Lâ’lin öptürmek bu hâletle muhâl olmuş sana
Yok bu şehr içre senin vasfettiğin dilber Nedîm
Bir perî-sûret görünmüş bir hayâl olmuş sana
Açıklama:
1. Haddeden geçmiş nezâket boy bos olmuş sana,
Kırmızı şarap şişeden süzülerek al yanak olmuş sana.
2. Gülün kokusu damıtılmış, nazın ucu işlenmiş,
Biri ter, öbürü mendil olmuş sana.
3.Avrupa ülkeleri şöyle toplanmış, bir yere birikmiş,
Sonra gelmiş kaşının köşesinde ben olmuş sana.
4.O Hıristiyan güzeli sana : “İçki içer misin? demiş,
Aman ey gönül! Bu çok güç bir soru olmuş sana.
5. Sen hangi kadehin sarhoşu, acaba kimin hayranısın?
Ey gönül, kendinden geçtin ne hal olmuş sana.
6. Ey Nedim, bu kentte senin betimlediğin güzel yok,
Bir peri görünmüş bir hayal olmuş sana.
Bu bölümümüzde siz kıymetli okurlarımızla, Nedim’in Haddeden Geçmiş Nezaket şiirini sizlerle paylaşmış olduk. Nedim ile ilgili diğer tüm şiirlere, Nedim şiirleri kategorisinden ulaşabilirsiniz.